ADALET YERİNİ BULDU! AMA…

       Yargılanmadan 9 AY Suçsuz Yere Hapis Yatan Bedrettin GÜNDEŞ Beraat ETTİ!

       Suçlu Olabilecek Hiçbir DELİL GÖSTERİLEMEDİ!

       DELİL Yetersizliğinden Değil! DELİLSİZLİKTEN, Hiçbir Ceza Tespit EDİLEMEMESİNDEN Beraat ETTİ!

       Peki Bir İnsan Neden Suçsuz Yere 9 Ay Hapis Yattı?

       GÜNDEŞ Ailesine, Bir EŞ ve Üç EVLADA Neden Acılar Yaşatıldı?

       Bir İnsan Neden Suçsuz Yere Ulusal Medyaya Suçluymuş Gibi Haberle Servis Edildi?

       Bir İnsan Neden Ulusal Medyada LİNÇ Edilerek Gündem Yapıldı?

       2022 yılının Eylül ayında Mersin’de bir gece sabaha karşı evinden apar topar KAMERALAR çekim yaparken alınarak, Mersin’de yaşanan bir olayla bağdaştırılıp kamuoyunda algı operasyonuyla suçlu muamelesi yapılan, 9 Ay suçsuz yere HİÇ YARGILANMADAN Hapis Yatan, 9 Ay sonra 2023’te ilk duruşmada TUTUKSUZ yargılanmasına karar verilen ve bir yıl daha davanın bekletilip sonunda 18 Temmuz 2025’te Mersin 2. Ağır Ceza Mahkemesinde suçluluğuna dair hiçbir belge gösterilemeden; mahkeme tarafından SUÇSUZ OLDUĞUNA KARAR VERİLEN Bedrettin GÜNDEŞ BERAAT etti…

       Gizli tanıklar var diyen iddianamede mahkemeye başından sonuna kadar hiçbir Gizli Tanık gelmedi! Suçluluğunu kanıtlayacak hiçbir belge, kanıt veya şahit gösterilemedi.

       Bedrettin GÜNDEŞ Suçsuz Yere 9 Ay Hapis Yattı, Ailesiyle Birlikte Acılar Çekti

       Ulusal Medyada İNSANLIĞA YAKIŞMAYACAK ŞEKİLDEKİ Tutuklama Videoları Servis Edilerek Bir Aileye Yayınlanan Haberlerle Linç Girişimi Yaptırıldı…

       Belki Herkes ALGI OPERASYONU Yaratmak İçin Yayınlanan Haberleri Birgün Unutacak, AMA GÜNDEŞ Ailesi ASLA YAŞADIKLARI HAKSIZLIKLARI UNUTAMAYACAK! Daima Acıyla Hatırlayacaklar!

       Türkiye’nin ACI GERÇEĞİ; KARANLIK İFTİRA

       Hukuksuzluk, yalnızca bireyi değil; toplumu, vicdanı ve kamu düzenini de çökertir. Bir insanın onuru, emeği, itibarı ve yaşam mücadelesi; mesnetsiz iddialarla örselenirse, adalet susar, toplum susturulur, güven zedelenir. Haksızlığa uğrayan bireyin kendisi ve ailesi acılar yaşar, özgüvensizliğe itilir, sağlık problemleri olabilir. Haksız yere toplumda ötekileşir. Bazen dışlanırlar…

       Bedrettin GÜNDEŞ’in beraat kararı, işte tam da bu onarımın adıdır. Bedrettin GÜNDEŞ gibi Sosyal ve kendisiyle BARIŞIK İNSANLAR Ailesiyle birlikte güçlüdürler. Bu yaşananların üstesinden unutmasalar da gelirler. Peki güçsüz olan aynı haksızlıklara uğrayan insanlar ve çaresiz aileleri ne yapacaklar? Yaralarını sarmaları için suçsuz yere hapis yatan insanlara bir an önce adalet gelmeli. Hukuk adaletli işlemeli…

       Bedrettin GÜNDEŞ; geç gelen AMA yerini bulan adaletin, topluma verdiği moralin adıdır. Mersin kamuoyunun yakından tanıdığı, yıllarını bu kente hizmetle geçirmiş; düşünsel üretimiyle, sosyal duyarlılığıyla, sanatla, sporla ve sivil toplumla yoğrulmuş bir ismin, KARANLIK BİR İFTİRANIN gölgesinden çıkıp yeniden ışığa kavuşmasıdır.

       HOŞ GELDİN ADALET!      

Bedrettin GÜNDEŞ; bürokrasiye liyakatle, siyasete tarafsız duruşla, insan haklarına sarsılmaz bir bağlılıkla yaklaşmış bir kamu insanıdır. Onun hedef alınması, yalnızca bir şahsiyeti değil; bir kentin ortak değerini sarsmak anlamına gelmiştir. Bugün onun beraatıyla Mersin’in tamamı rahat bir nefes almıştır.

       Bedrettin GÜNDEŞ’in; 36 yıllık Devlet Memurluğu görevinde yüksek Bürokrat olarak çalışıp, toplumun her kesimine EŞİT HİZMET etmiş, 36 yılda görevinde en ufak bir olumsuzluk yapmamış, hakkında en ufak bir şikâyet olmamıştır. Bedrettin GÜNDEŞ gibi Halkın kabul edip çok sevdiği, saygı duyduğu ve benimsediği örnek bir insanı HALKIN nezdinde zedelemek, uydurma İFTİRALAR atmak Halkın Devletine olan güvenini de sarsar…

       Sanat çevrelerinden spor camiasına, meslek örgütlerinden siyasi partilere kadar herkesin dostu, arkadaşı, yoldaşı olarak görülen Bedrettin GÜNDEŞ’in itibarı, mahkeme salonlarında değil, Halkın kalbinde çoktan tescillenmişti. Ancak yine de hukuk önünde kazanılan bu karar, toplumun adalete olan inancını pekiştirmiş, “Adalet Mülkün Temelidir” sözünün altını bir kez daha kalın çizgilerle çizmiştir.

       Bugün artık biliyoruz ki; bir toplumda hukukun sesi kesilirse, yarın hepimizin sesi boğulur. Ama ne mutlu ki, bu ülkede hâlâ adalet gecikse de susmuyor. Ne mutlu ki; bir insanın, bir kentin, bir vicdanın yükü bugün biraz daha hafifledi.

       Ve şimdi, karanlığa karşı verilen bu hukuk mücadelesi; YALNIZCA BİR KİŞİNİN DEĞİL, HEPİMİZİN ORTAK KAZANIMIDIR.

       Mersin kamuoyunun yakından tanıdığı, yıllardır şehrin kültür, sanat, spor ve sivil toplum alanlarına büyük katkılar sunan Bedrettin GÜNDEŞ hakkında verilen BERAAT KARARI, kentte adeta bir sevinç dalgası yarattı.

       Haksız yere yargılanan, uzun süre boyunca kamuoyu önünde örselenmeye çalışılan GÜNDEŞ’in aklanması; sadece bir bireyin değil, bir kentin ortak vicdanının da rahatlaması anlamına geliyor.

       Toplumun birçok kesiminden gelen destek açıklamaları, adaletin gecikse de tecelli ettiğini bir kez daha ortaya koydu. Mersin Bürokrasisi, Meslek Odaları, STK’lar, Sanat Çevreleri, Spor Camiası ve tüm Siyasi Partilerin saygı duyduğu bir isim olan Bedrettin GÜNDEŞ’in beraati, “Hukuksuzluk İnsanı Bir Hiç Eder, AMA Adalet Her Şeyi Yerli Yerine Koyar” sözünü doğrular nitelikte oldu.

       Uzun yıllar boyunca Mersin Büyükşehir Belediyesi’nde üst düzey görevler üstlenen, Halkla güçlü ilişkiler kuran, 6 kitap yazarak; barışı, sükuneti, evrensel değerleri yüreklerde seslendiren, insanca mütevazi yaşamı benimseyen, düşünsel üretimi ve demokratik duruşuyla tanınan Bedrettin GÜNDEŞ’in yaşadığı bu ağır süreç; kamuoyunda sadece hukuki değil, ahlaki ve vicdani bir tartışmanın da kapılarını aralamıştır. Bugün verilen BERAAT KARARI, bu tartışmaya net bir yanıt niteliğindedir. Hoş geldin adalet!

       Bedrettin GÜNDEŞ’in aklanmasıyla birlikte Mersin’de adeta bir rahatlama yaşandı. Kente dair umutlar, toplumsal barış ve ortak yaşam inancı yeniden güç kazandı. Çünkü Bedrettin GÜNDEŞ, sadece bir bürokrat değil; birleştirici bir figür, Halkın içinden çıkan bir YOLDAŞ, Hak ve Adalet Mücadelesinin güçlü bir sesidir. Güçlü bir neferidir. Ona inanan, güvenen, yürüdüğünde onunla yürüyen YÜZBİNLER vardır. Beraat Kararı çıktığından beri hiç susmayan telefonundan gelen sevinç çığlıkları, sevinçten hıçkıran gözyaşları, boğazı düğümlenen dostlarının; “Suçumuz İnsanları Sevmek mi? Barışı Haykırmak mı Dostum? …” demeleri… GÜNDEŞ; inanılmaz bir sevgi seli yaşıyor AMA ÇOK SAMİMİ BİR SEVGİ SELİ… KARŞILIKSIZ, DUP DURU, GÜVEN DOLU BİR SEVGİ SELİ…

       Bu karar, adaletin hâlâ bu topraklarda var olabildiğinin; geç de olsa yerini bulabildiğinin göstergesidir. Şimdi gözler daha aydın, vicdanlar daha ferah, yürekler daha dingin çarpıyor… Çünkü sadece bir insan değil, bir KENTİN ONURU BERAAT ETTİ. Bir kentin geleceği beraat etti. Bir kentin zincirlenen barışı yeniden güvercinleri uçurdu. Bir kentin kardeşliği yeniden sağlandı. Bir kent hep birlikte yeniden içten ve samimi yürüyecek, barışa hep birlikte el ele, kol kola koşacaklar.

       Barışı, kardeşliği, insancıllığı istemeyenler yenildiler…

       Bir ülkede hukuk mekanizması yalnızca mahkemelerde değil, Halkın yüreğinde, vicdanında ve yaşamın tüm alanlarında kendini gösterir. Eğer bir toplumda adalet yerinden oynarsa, sadece bireyler değil; değerler, Kurumlar ve gelecek de sarsılır. Bu yüzden adaletin gecikmesi yalnızca bir yargı kararı değil, bir bütün olarak TOPLUMSAL RUH SAĞLIĞINA vurulan darbedir.

       İşte bu ağır ve yıpratıcı süreçten geçen Mersin’in tanınan ismi Bedrettin GÜNDEŞ, sonunda BERAAT etti. Bu karar, sadece bir kişinin suçsuzluğunun tescili değil; aynı zamanda bir toplumun nefes alması, bir kentin içinin ferahlaması, vicdanların bir nebze olsun huzura kavuşmasıdır.

       Dilerim Bedrettin GÜNDEŞ Davası; ülkemizde haksız yere suçlanan, iftiralara uğrayarak YARGILANMADAN TUTUKLU HAPİS YATAN diğer insanlara EMSAL olur. Her birinin elbette sözde suçlanmaları birbirlerinden farklıdır. AMA uğradıkları haksızlıklar aynıdır. HUKUKSUZLUK!

       Dilerim Hukuk Hukuksuzluğun üstesinden gelerek ADALETİ tüm haksızlığa uğrayanlara getirir. Tıpkı Bedrettin GÜNDEŞ’e geç te olsa gelen ADALET gibi…

       Geçmiş Olsun Bedrettin GÜNDEŞ; Güzel İnsan, Barış ve Kardeşlik Güvercini Geçmiş Olsun…

Beyhan BALABAN

Cumhuriyet’in KALEMİ