FLAŞ HABER:
Ana Sayfa GÜNDEM, KADININ SESİ, SİYASET HABERLERİ 24 Mayıs 2021 344 Görüntüleme

CHP TARSUS KADIN Kolları Başkanı Belda BOROĞLU; “Aile ile İlgili Bir Kurumun Başındaki Kadının; Kadına Yönelik Şiddeti Tolere Etmesi Kabul Edilemez”.

CHP TARSUS KADIN Kolları Başkanı Belda BOROĞLU; “Aile ile İlgili Bir Kurumun Başındaki Kadının; Kadına Yönelik Şiddeti Tolere Etmesi Kabul Edilemez” dedi.

“AİLE İLE İLGİLİ BİR KURUMUN BAŞINDAKİ BİR KADININ, KADINA YÖNELİK ŞİDDETİ TOLERE ETMESİ
KABUL EDİLEMEZ!”

CUMHURİYET Halk Partisi Tarsus İlçe Kadın Kolları Başkanı Belda BOROĞLU; Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık’ın TBMM’de yapılan Kadına Yönelik Şiddetin Sebeplerinin Belirlenmesine İlişkin Araştırma Komisyonu’nun kurulmasıyla ilgili yaptığı sunumda, koronavirüs salgını sürecinde kadına şiddet olaylarının artmasına ilişkin; “Tolere edilebilir düzeyde bir artış” ifadelerine tepki gösterdi.

CHP Tarsus İlçe Kadın Kolları Başkanı Boroğlu, İstanbul sözleşmesinin iptali ile kadına yönelik şiddetin daha çok artacağını öngördüklerini belirterek, isminde “aile” olan bir Bakanlığın başındaki; özellikle de bir kadının, şiddeti hoş görmesini kabullenemediklerini söyledi.

“Sayın Bakan, bu sözleriyle geçmişte kendi zihniyetlerinin şiddeti hoş görmesinin bir devamını sergilemiştir” şeklinde konuşan CHP Tarsus Kadın Kolları Başkanı Boroğlu, “23 Nisan’da dahi koruma altındaki bir çocuğu ifşa etmiş olması hepimizin malumudur. Sayın Bakan, kadına yönelik şiddete karşı durması gerektiği bir pozisyonda bunu hoşgörmüş, hemen hemen her gün yaşamdan kopartılan kadınların haklarını savunması gerekirken büyük bir hataya imza atmıştır. Merkezi hükümetin üyeleri geçtiğimiz yıllarda da en tepeden, en aşağıya kadar kadına şiddeti meşru görmüş, katillerini yargılamaktan aciz kalmışlardır” diye konuştu.

Tüm tepkilere rağmen, gerekli önlemlerin alınmamasından dolayı 2021 yılının ilk 5 ayında 154 kadının daha öldürüldüğüne dikkat çeken Başkan Boroğlu, “2020 yılında 409 kadınımız yaşamdan koparılmış, 2021 yılının ilk beş ayında ise 154 kadın katledilmiştir. Bunlar bir sayıdan öte can, anne, yoldaştır.

Her gün gazetelerde kadına yönelik ölüm, şiddet, taciz haberlerini okumaktan yılmış durumdayız. İstanbul Sözleşmesi’nin bir gece yarısı kararnamesi ile iptal edilmesi kadına yönelik şiddetin önünü açmış durumdadır. Bu da sayısal veriler ile ortadır. Bizler halkın iktidarında, bugün olduğu gibi kadına yönelik şiddetin en ağır cezayı alması için var gücümüzle çalışacağız. Kadına karşı şiddeti hoşgörenlerden de, katillerinden de hesap sormayanları da tanıyoruz, biliyoruz. Onlarla ve zihniyetleri ile durmadan mücadeleye devam edeceğiz” dedi.